Yaz mevsiminin gelişiyle Türkiye'de kene ısırmasıyla bulaşan Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) vakaları yeniden gündeme geldi. Son dönemde yaşanan vaka ve ölüm sayılarındaki artış dikkat çekerken, Tunceli ve Tokat'ta iki kişi KKKA nedeniyle hayatını kaybetti.
Tunceli'de 69 Yaşındaki Baba Yaşamını Yitirdi
Tunceli'nin Pertek ilçesinde, yedi çocuk babası 69 yaşındaki H.K., kene ısırması şüphesiyle önce Tunceli Devlet Hastanesi'ne, ardından Fırat Üniversitesi Hastanesi'ne sevk edildi. Tedavisi devam ederken yapılan müdahaleler sonuç vermedi ve H.K. hayatını kaybetti. Ailesi, cenazeyi alarak Pertek'te defnetti.
Tokat'ta Beş Çocuk Annesinin Acı Sonu
Tokat'ın Almus ilçesine bağlı Üçgöl köyünde yaşayan beş çocuk annesi 38 yaşındaki Ayşe E. de kene ısırmasıyla mücadele etti. Dokuz gün önce kene tarafından ısırıldığını fark eden hasta, Almus Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Durumu ağırlaşınca Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi Hastanesi'ne sevk edildi. Ancak tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.

Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA)
Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA), son yıllarda özellikle yaz aylarında sıkça duyduğumuz bir hastalık haline geldi. Bir hekim olarak şunu belirtmek isterim ki, bu hastalık asla hafife alınacak bir durum değil, ama doğru bilgi ve hızlı müdahale ile birçok vakada iyi sonuç almak mümkün.

Nedir bu hastalık?
KKKA, Nairovirus adı verilen bir virüsle oluşur ve genelde Hyalomma türü kenelerle bulaşır. Yani doğada, özellikle kırsal alanlarda bu kenelerle temas eden insanlara geçebilir.
Belirtiler nelerdir?
Virüsü alan kişi, genelde kene ısırmasından sonra 1-3 gün (bazen 9 güne kadar) süren bir kuluçka dönemi geçirir. Sonrasında ani yükselen ateş, yaygın kas ağrıları, baş ağrısı, bulantı, kusma ve halsizlik görülebilir. İlerleyen dönemde ise burun kanaması, diş eti kanamaları veya deri altında morluklar oluşabilir.
Neden tehlikeli?
Virüs damar yapısını ve pıhtılaşma mekanizmasını bozduğu için şiddetli kanamalarla seyreden bir tablo oluşabilir. Bazı hastalar yoğun bakım gerektirecek kadar ağır bir süreç yaşarken, diğerleri hafif belirtilerle atlatabilir.
Tanı ve tedavi nasıl?
Tanı genelde kan testleriyle ve PCR yöntemiyle kesinleşir. Etkili bir antiviral tedavi bulunmasa da, destek tedavisi (sıvı, elektrolit, kan ve trombosit desteği) çok önemlidir. Hastalar genelde hastanede izlenir ve gerektiğinde yoğun bakımda tedavi edilir.

Korumak için ne yapılabilir?
- Doğada, tarlada, yaylada dikkatli olmak.
- Uzun kollu giysiler tercih etmek.
- Eve döndüğümüzde vücudu dikkatle kontrol etmek.
- Kene tespit edilirse kesinlikle elle koparmamak, bir sağlık merkezine başvurmak




