Samsun’un tam kalbinde, Belediye Meydanı’nda 1960’lı yıllarda kapılarını açan Oskar Lokantası, yıllar boyunca şehrin en gözde yeme-içme duraklarından biri oldu. Osmanlı ve Türk mutfağının seçkin örneklerini modern sunumlarla harmanlayan mekan, kuzu tandır, işkembe çorbası, sütlaç ve kereviz yemeği gibi unutulmaz lezzetleriyle adeta damaklarda efsaneleşti. Her gün değişen taze menüsüyle müşterilerinde sadakat yaratan lokanta, zamanla Samsun’un gastronomi belleğinde özel bir yer edindi. Ancak zamanla kapanan bu efsane lokantanın ardından, Samsun’un yemek kültürünü yaşatan yeni nesil işletmeler ve tarihi lokantalar hâlâ ayakta durmaya devam ediyor. Şehir, nostaljik tatlarla dolu bir mutfak yolculuğuna çıkarıyor ziyaretçilerini.

Gelenekten Günümüze Uzanan Sofralar

Samsun mutfağının vazgeçilmezlerinden biri olan Kaz Tiridi, özellikle Bafra ve Terme gibi ilçelerde hâlâ geleneksel yöntemlerle hazırlanıyor. Kış aylarının gözdesi olan bu yemek, geçmişin sıcaklığını bugünün sofralarına taşıyor. Yine Samsun dendiğinde ilk akla gelen lezzetlerden biri pide oluyor. Bafra Pidesi yağlı ve kıymalı formuyla öne çıkarken, Terme Pidesi ise daha ince ve bol iç harcıyla dikkat çekiyor. Her biri ustalarının elinde sanat eseri gibi şekilleniyor.

Tatlılarla Gelen Anılar

Samsun’un en bilinen hamur işi lezzetlerinden biri olan Nokul, tatlı ve tuzlu versiyonlarıyla geçmişten günümüze ulaşmayı başarıyor. Özellikle bayram sofralarında yerini alan cevizli nokul, birçok Samsunlunun çocukluk anılarına tatlı bir dokunuş yapıyor. Samsun Simidi ise klasik simitlerden farklı olarak daha çıtır ve ince yapısıyla sabah kahvaltılarının başrol oyuncusu olmaya devam ediyor.

Lokantalar: Şehrin Hafızası

Oskar Lokantası’nın yanı sıra Gülyüzü Lokantası, Lezzet Lokantası, Körfez Restaurant ve İsmet Usta gibi mekanlar da yıllardır ayakta kalarak Samsun’un gastronomik hafızasını yaşatıyor. Bu işletmeler, yalnızca yemek servisi yapmıyor; aynı zamanda şehrin sosyal dokusunun ve anılarının birer tanığı olarak öne çıkıyor.

Karadeniz’den Sofraya: Balık Kültürü

Karadeniz’in bereketli sularından sofralara uzanan hamsi, istavrit, mezgit ve palamut gibi taze balıklar, Samsun mutfağının olmazsa olmazları arasında. Özellikle Fevzinin Yeri gibi köklü balıkçılar, bu kültürü yaşatmaya devam ediyor. Balık lokantaları, yalnızca lezzet değil; dostluk ve sohbetin de mekânı olmayı sürdürüyor.

Geçmişten Geleceğe Lezzet Köprüsü

Bugün Samsun sokaklarında karşılaştığınız bir simit kokusu, tattığınız bir tirit ya da uğradığınız tarihi bir lokanta, aslında geçmişin bugüne bıraktığı birer hatıra. Samsun’un mutfak kültürü, sadece damaklara değil; kalplere de hitap ediyor. Bu güçlü gastronomik miras, şehri lezzet turizmi açısından da cazip bir destinasyon haline getiriyor.

 

Kaynak: Berna ALTINOVA