Papara soruşturmasında yeni bir aşamaya geçildi. Şirketin kurucusu Ahmed Faruk Karslı hakkında 28 yıla kadar hapis ve 50 milyon TL para cezası talep edildi. Soruşturmanın geçmişinde kayyım atanması, mal varlıklarına el konulması ve yasa dışı bahis trafiği iddiaları yer almıştı.

Türkiye’de dijital finans dünyasını sarsan Papara soruşturmasında yeni bir aşamaya geçildi. Elektronik para şirketi Papara’nın kurucusu ve yönetim kurulu başkanı Ahmed Faruk Karslı hakkında hazırlanan iddianamede, 28 yıla kadar hapis cezası ve 50 milyon TL idari para cezası talep edildi. Süreç, geçtiğimiz aylarda başlatılan yasa dışı bahis soruşturmasının devamı niteliğinde ilerledi.

Soruşturma yasa dışı bahis trafiğiyle başlamıştı

Papara hakkında yürütülen ilk soruşturma, Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) ile Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı’nın hazırladığı raporlar üzerine başlatılmıştı. Denetimlerde, yasa dışı bahis sitelerinde kullanılan binlerce hesabın Papara altyapısı üzerinden açıldığı belirlenmişti. İncelemelerde 26 bini aşkın kullanıcı hesabı tespit edilmiş, bu hesaplar üzerinden toplam 12 milyar 879 milyon TL tutarında para transferi yapıldığı ortaya konmuştu. Paraların, farklı banka hesaplarına ve kripto cüzdanlara aktarılarak izinin kaybettirilmeye çalışıldığı değerlendirilmişti. Soruşturma sürecinde, bazı hesapların kısa süreli olarak açılıp kapatıldığı, işlem zincirlerinin “yapay hareketlerle” oluşturulduğu ve Papara sisteminin yasa dışı bahis gelirlerinin dolaşımında bir araç olarak kullanıldığı öne sürülmüştü.

Samsun Tekkeköy’de uyuşturucu operasyonu
Samsun Tekkeköy’de uyuşturucu operasyonu
İçeriği Görüntüle

Şirketin mal varlıklarına el konulmuştu

Soruşturmanın derinleşmesiyle birlikte İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, 2025 yılının Mayıs ayında Papara’ya ait tüm taşınır ve taşınmaz varlıklara el koymuştu. Kararın ardından Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) tarafından şirkete kayyım atanmış, yönetim geçici olarak kamu denetimine devredilmişti. Papara’nın merkez ofisi, bağlı iştirakleri ve sistem altyapıları mali inceleme altına alınmış, hesaplara geçici bloke uygulanmıştı. Kullanıcılar bir süre hesaplarına erişebilmiş, ancak para çekme ve gönderme işlemleri durdurulmuştu. Şirket, o dönemde yaptığı açıklamada, “Denetim sürecinin tamamlanmasının ardından suçla ilgisi olmayan kullanıcıların hesapları kademeli biçimde aktif hale getirilecektir.” ifadelerini kullanmıştı.

Tutuklamalar ve gizli tanık ifadeleri dikkat çekmişti

Operasyon kapsamında Papara yöneticileriyle birlikte toplam 13 kişi gözaltına alınmış, 11’i çıkarıldıkları mahkemece tutuklanmıştı. Geriye kalan iki şüpheli ise adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı. Soruşturma dosyasına giren gizli tanık ifadeleri kamuoyunda geniş yankı uyandırmıştı. “Ladin” kod adlı gizli tanık, Papara sisteminin bir dönem emniyet birimlerinde görev yapmış bazı kişiler tarafından “teknik avantaj” kullanılarak yapılandırıldığını öne sürmüştü. Bu ifadeye göre sistem, yasa dışı bahis gelirlerinin izini kaybettirmek için yazılım düzeyinde manipüle edilmişti.

Savcılık iddianamesi tamamlandı

Aylar süren teknik inceleme, dijital analiz ve banka kayıtları taramasının ardından savcılık iddianamesini tamamladı.nİddianamede, Papara kurucusu Ahmed Faruk Karslı için “suç işlemek amacıyla örgüt kurma”, “suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama” ve “yasa dışı bahis gelirlerinin transferine aracılık etme” suçlarından 28 yıla kadar hapis cezası talep edildi. Ayrıca, yasa dışı bahis ağında finansal kolaylık sağlandığı gerekçesiyle 50 milyon TL para cezası da istendi. Savcılık, Papara’nın elektronik para altyapısının “yasa dışı bahis organizasyonları tarafından sistematik biçimde kullanıldığını” belirterek, şirketin bu işlemlerden komisyon niteliğinde gelir elde ettiğini iddia etti. İddianamede, kara para aklama sürecinde kullanılan hesapların zincirleme transferlerle izlenemez hale getirildiği, sistemin otomatik mekanizmalar aracılığıyla yönlendirildiği de vurgulandı.

Papara iddiaları reddetmişti

Papara yönetimi, soruşturmanın ilk günlerinde yaptığı açıklamalarda tüm iddiaları reddetmişti. Şirket, finansal işlemlerinin TCMB, BDDK ve MASAK denetimi altında yürütüldüğünü, faaliyetlerinin yasal çerçevede sürdüğünü vurgulamıştı. Açıklamada, “Papara, Türkiye Cumhuriyeti yasalarına uygun biçimde faaliyet göstermektedir. İddialar asılsız olup, yargı makamlarına her türlü destek sağlanmaktadır.” ifadeleri kullanılmıştı.

Elektronik para sektöründe dönüm noktası olarak görülüyor

Papara soruşturması, Türkiye’de elektronik para kuruluşlarına yönelik yürütülen en kapsamlı adli süreçlerden biri olarak kayıtlara geçti. Uzmanlara göre bu dava, dijital finans sisteminin geleceğini doğrudan etkileyecek bir örnek teşkil ediyor. Soruşturma ve yargılama süreci, sektörün denetim mekanizmalarının güçlendirilmesi, kullanıcı güvenliği ve kara para aklama karşıtı düzenlemelerin sıkılaştırılması yönünde yeni adımların habercisi olarak değerlendiriliyor. Mahkeme süreci ilerledikçe gözler, savcılığın ağır cezai taleplerinin yargı kararına nasıl yansıyacağına çevrildi.
 

Kaynak: Haber Merkezi