Harvard Business School öğretim üyeleri Francesca Gino, Michael Norton ve Dan Ariely’nin yürüttüğü The Counterfeit Self (Sahte Benlik) araştırması, sahte ürün kullanımının ekonomik etkilerinin ötesinde, bireylerin etik davranışlarını da değiştirdiğini ortaya koydu.

SAHTE ÜRÜNLER "AHLAKİ UYUMSUZLUK" HİSSİ YARATIYOR

Araştırmanın ilk bölümünde, deneklere gerçek ve sahte tasarım gözlükler verildi. Sahte gözlük takanların yüzde 71’i etik dışı davranış sergilerken, gerçek gözlük kullananlarda bu oran yüzde 30’da kaldı. Araştırmacılar, sahte ürün kullanımının kişilerde “ahlaki uyumsuzluk” hissi yarattığını ve normlardan sapmayı kolaylaştırdığını belirtiyor.

4 Aralık Süper Loto sonuçları
4 Aralık Süper Loto sonuçları
İçeriği Görüntüle

İkinci aşamada, sahte ürün kullananlar diğer insanların da etik dışı davranma olasılığını daha yüksek algıladı. Bu durum, sahte tüketimin toplumsal normlar üzerinde de olumsuz etkisi olduğunu gösteriyor.

BENLİK ALGISI ETKİLENİYOR

Benlik algısı da etkileniyor: Gerçek ürün kullananlar kendilerini daha özgün hissederken, sahte ürün kullanıcılarında özgünlük puanı düşüyor. Araştırmacılar, “sahte tüketim, sahte davranışı meşrulaştırıyor” diyor.

Ekonomik boyutta ise sahte ürün ticareti, 2023 itibarıyla yaklaşık 1 trilyon dolarlık hacme ulaştı. Araştırma, sahte tüketimin sadece ekonomik kayıp yaratmakla kalmayıp, toplumsal etik ve kurumsal güven üzerinde de erozyona yol açtığını vurguluyor.

Kaynak: EKONOMİM.COM