İspanya’da yürütülen çığır açıcı araştırma, Alzheimer hastalığının tedavisinde yeni bir dönemin kapılarını araladı. Bilim insanları, nanopartiküller kullanarak hastalığın beyin üzerindeki etkilerini tersine çevirmeyi başardı. Bu devrim niteliğindeki yöntem, yakın zamanda insanlarda da uygulanabilir hale gelebilir.

 

Farelerde tamamen iyileşme sağlandı

Barselona’daki Katalonya Biyomühendislik Enstitüsü’nden Profesör Giuseppe Battaglia liderliğinde yapılan çalışmada, Alzheimer’a benzer belirtiler gösteren farelere nanopartikül enjeksiyonları uygulandı. Sadece üç dozun ardından, beyinlerindeki toksik amyloid-beta proteinlerinde yüzde 60’a varan azalma kaydedildi.
Daha da şaşırtıcı olan ise, tedaviden aylar sonra farelerin davranışlarının tamamen normale dönmesiydi — yani Alzheimer belirtileri tamamen tersine çevrildi.

 

Nanoteknolojiyle beynin savunma sistemi onarıldı

Nanopartiküller, insan saç telinin dörtte biri genişliğinde mikroskobik yapılar. Bu parçacıklar, Alzheimer hastalığında hasar gören kan-beyin bariyerini onararak beynin kendi savunma sistemini yeniden devreye sokuyor.
Battaglia, yöntemi şöyle özetledi:

Vücudunuzu kışa hazırlayın! Enfeksiyonlardan korunun
Vücudunuzu kışa hazırlayın! Enfeksiyonlardan korunun
İçeriği Görüntüle

“Kan-beyin bariyerini onardığımızda, beyin zararlı proteinleri kendi kendine temizlemeye başlıyor. Bu, Alzheimer’ı kökten durdurmak anlamına geliyor.”

İnsan denemeleri yolda

Çalışma, Çinli araştırmacılar ve University College London uzmanlarının katkısıyla yürütüldü. Sonuçlar, prestijli Signal Transduction and Targeted Therapy dergisinde yayımlandı.
Prof. Battaglia, güvenlik testlerinin ardından önümüzdeki birkaç yıl içinde insan deneylerine geçilebileceğini belirtti.
Bu gelişme, tıp dünyasında Alzheimer’ı tedavi etmenin ötesinde, tamamen tersine çevirme umudunu doğurdu.

 

Bilim insanlarından umut dolu mesaj

Uzmanlara göre bu buluş, yalnızca Alzheimer değil, Parkinson ve MS gibi diğer nörolojik hastalıkların da tedavisinde yeni bir çağ başlatabilir. Beynin kendi onarım mekanizmalarını aktive etmek, geleceğin en güçlü tedavi yöntemi olabilir.

Kaynak: sözcü.com