12 Kasım 2020’de yayınlandığında büyük yankı uyandıran “Bir Başkadır” dizisinin ikinci sezonu için hazırlıklar başladı. Yoğun izleyici isteği üzerine çekimlerine yeniden başlanacak olan proje, bu kez 4 bölüm olarak planlandı.

Yeni sezonun provalarının başladığı öğrenilirken, dizinin aralık ayı ortasında sete çıkması bekleniyor. İkinci sezonun çekimlerinin bir ayda tamamlanacağı ve ocak ortasında bitmesinin planlandığı belirtiliyor. Bir Başkadır’ın ikinci sezonunda yine güçlü bir oyuncu kadrosu yer alacak. Öykü Karayel, Fatih Artman, Okan Yalabık ve Nur Sürer’in projede yeniden buluşacağı, dizinin duygusal yoğunluğu ve karakter derinliğini koruyacağı konuşuluyor.

Dizinin ilk sezonu, İstanbul’da farklı sosyal sınıflardan insanların yollarının kesiştiği, insan psikolojisine dokunan hikayesiyle büyük beğeni toplamıştı. Öykü Karayel’in hayat verdiği Meryem karakteri üzerinden anlatılan hikâye, toplumsal önyargılar, sınıfsal farklılıklar ve bireysel yüzleşmeler ekseninde ilerlemişti.

Yeni sezonda da Berkun Oya’nın özgün anlatım tarzıyla, Türkiye toplumunun iç dinamiklerini sorgulayan derinlikli bir senaryo izleyicilerle buluşacak. Netflix Türkiye, yapımın yayın tarihi için henüz resmi bir açıklama yapmadı ancak dizinin aralık ayı ortasında sete çıkacağı, çekimlerin yaklaşık bir ayda tamamlanmasının ve ocak ortasında bitmesinin planlandığı konuşuluyor. Yeni sezonda Öykü Karayel, Fatih Artman, Okan Yalabık ve Nur Sürer’in de yer aldığı güçlü oyuncu kadrosunun korunması bekleniyor.

Öykü Karayel kimdir?

Türk sinema ve televizyon dünyasının en saygın kadın oyuncularından biri haline gelen Öykü Karayel, sahne kökenli disiplini, doğal oyunculuk tarzı ve karakter derinliğiyle son yılların en dikkat çeken sanatçılarından biridir. 1990 yılında İstanbul’da doğan Karayel, ikiz kardeşiyle birlikte büyüdü. Küçük yaşlardan itibaren sanata ve sahneye ilgi duyan Karayel, lise yıllarında tiyatroya yönelerek oyunculuk serüveninin ilk adımlarını attı. Öykü Karayel, Çemberlitaş Kız Lisesi’nden mezun olduktan sonra bir süre Kenter Tiyatrosu’nda eğitim aldı. Ardından Türkiye’nin en köklü sanat kurumlarından biri olan İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Tiyatro Bölümü’ne kabul edildi. Henüz öğrenciyken yer aldığı “Güzel Şeyler Bizim Tarafta” adlı tiyatro oyunundaki performansı, dikkatleri üzerine çekti.

Oyun, Karayel’in tiyatro dünyasında tanınmasını sağlayan ilk ciddi profesyonel adımı oldu. Konservatuvar yıllarında sahne disiplini, karakter analizi ve içsel oyunculuk üzerine yoğunlaşan Karayel, tiyatrodan aldığı sağlam temeli ilerleyen yıllarda ekran ve sinema çalışmalarına taşıdı. Öykü Karayel’in geniş kitleler tarafından tanınması 2011 yılında başladı. Kıvanç Tatlıtuğ ve Buğra Gülsoy’un başrollerini paylaştığı “Kuzey Güney” dizisinde Cemre Çayak karakterini canlandıran Karayel, kısa sürede Türkiye’nin en çok konuşulan genç oyuncularından biri haline geldi. Dizi boyunca sergilediği sade, samimi ve derin duygulara dayalı performansı, televizyon izleyicisinin ilgisini çekti.

Cemre karakteriyle elde ettiği başarı, Karayel’e hem televizyon hem de sinema dünyasında yeni fırsatlar sundu. Oyuncu, popülerliği kısa sürede yakalamasına rağmen kariyerinde aceleci davranmadı ve karakterine inandığı projelerde yer almayı tercih etti. “Kuzey Güney”in ardından Öykü Karayel, farklı türlerde yapımlarda rol aldı. “Kara Para Aşk” dizisinde kısa süreli bir rol üstlendikten sonra “Muhteşem Yüzyıl: Kösem”de Dilruba Sultan karakteriyle dönem dizisi tecrübesi yaşadı. “Kalp Atışı” dizisinde canlandırdığı Eylül Erdem karakteriyle genç izleyici kitlesi üzerinde güçlü bir etki yarattı. Sinemada ise “Toz”, “Bulantı” ve “İşe Yarar Bir Şey” gibi yapımlarla dikkat çekti. Yönetmen Pelin Esmer’in yönettiği “İşe Yarar Bir Şey” filmindeki performansı, sade ama derin anlatımıyla beğeni topladı. Karayel, bu filmle sinema eleştirmenlerinden tam not aldı ve festivallerde adından söz ettirdi.