usd
37,9834
eur
41,1505
gbp
49,1836
gram-altin
3.671,14
btc-USD
88.028,01
ethereum-USD
2.086,18
Gazete Arena Gündem Kadınların İstihdamı Erkeklerin Yarısından Daha Az

Kadınların İstihdamı Erkeklerin Yarısından Daha Az

Kadınlar, erkeklere göre iş gücüne katılmakta zorluk çekiyor ancak yarı zamanlı işlerde erkeklerden daha fazla yer alıyorlar.

TÜİK, 2024 yılına dair verileri paylaşarak Türkiye’de kadınların istihdam oranı ile ilgili dikkat çeken sonuçlar açıkladı. 2023 yılı itibarıyla Türkiye’de kadınların iş gücüne katılım oranı %35,8 iken, erkeklerde bu oran %71,2 olarak kaydedildi. Kadınların iş gücüne katılım oranı, erkeklerin yarısından bile daha az seviyelerde kalıyor. Ancak bir diğer dikkat çekici durum ise kadınların yarı zamanlı işlerde çalışmayı tercih etmeleri. Kadınların yarı zamanlı çalışma oranı, erkeklere kıyasla oldukça yüksek. 2023 yılı itibarıyla kadınların iş gücüne katılanlar içindeki yarı zamanlı çalışma oranı %16,1 iken, erkeklerde bu oran yalnızca %7,3 oldu.

Kadınların yarı zamanlı işlerde çalışması, genellikle ailevi sorumluluklar, çocuk bakımı veya ev işleri gibi toplumsal rollerle ilişkilendiriliyor. Bu durum, kadınların daha esnek çalışma saatlerine sahip olmalarına olanak sağlasa da, aynı zamanda düşük gelirli ve kariyer gelişimi açısından sınırlı fırsatlar sunduğu için birçok kadının iş gücüne katılımını engelliyor. Türkiye’deki bazı bölgelerde kadın istihdam oranları oldukça düşükken, bazı bölgelerde bu oran daha yüksek. Örneğin, Antalya bölgesinde kadın istihdam oranı %38,9’a çıkarken, Mardin, Batman, Şırnak ve Siirt gibi bölgelerde ise kadın istihdam oranı %19,8 gibi düşük seviyelerde kalıyor.

Kadınların yarı zamanlı çalışma oranlarının yüksek olmasının yanı sıra, erkeklerin istihdam oranlarının çok daha yüksek olması, toplumsal cinsiyet eşitsizliğini daha da derinleştiriyor. Bu durum, kadınların tam zamanlı ve nitelikli işlerde çalışma şanslarını engelliyor ve onları iş gücü piyasasında daha düşük gelirli, daha düşük statülü işlere yönlendiriyor. Bu eşitsizliğin, yalnızca kadınları değil, aynı zamanda tüm toplumu olumsuz etkileyen uzun vadeli sonuçlar doğurabileceği vurgulanıyor.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *