Samsun’un en işlek noktalarından biri olan İstiklal (Subaşı) Caddesi’nde yer alan ve bir dönem Sümerbank satış mağazası olarak hizmet veren yapı, bugün hem mimari duruşu hem de geçmişiyle dikkat çekiyor. Artık kullanılmayan ya da farklı bir kurum tarafından kullanılan bu bina, kent hafızasında önemli bir yer tutuyor. Mimari açıdan “kör bina” olarak anılan yapının tarihi, aslında Cumhuriyet’in sanayileşme ve kalkınma hikayesinin bir parçası.
Sümerbank’ın Samsun’daki İzleri
1933 yılında Mustafa Kemal Atatürk’ün öncülüğünde kurulan Sümerbank, Türkiye’nin sanayileşme hamlelerinin önemli yapı taşlarından biri olmuştu. Yalnızca üretim değil, satış alanında da faaliyet gösteren kurum, başta Ankara, İstanbul, İzmir, Adana, Mersin ve Samsun gibi büyük şehirlerde mağazalar açarak halka uygun fiyatlı tekstil ürünleri sunmayı amaçlamıştı. Samsun’da inşa edilen bu mağaza binası, Cumhuriyet döneminin modern kamu mimarisinin bir örneği olarak tasarlandı. Ancak zamanla işlevini yitiren yapı, uzun yıllar boyunca Sümerbank’a ait çeşitli ürünlerin satıldığı mağaza olarak kullanılan bina, Sümerbank’ın 2000’li yıllarda özelleştirme politikaları kapsamında kapatılmasıyla kaderine terk edildi. Kimi dönemlerde kamu kurumlarına tahsis edilse de binanın estetik anlamda yenilenmediği için işlevini kaybetmiş durumda olduğu biliniyor.

Samsun’daki Sümerbank Binasının İnşası ve Önemi
Samsun’un merkezinde inşa edilen Sümerbank satış mağazası binası, 20. yüzyılın ortalarına tarihleniyor. Dönemin mimari anlayışıyla inşa edilen bina, dikdörtgen formlu sade cephe yapısıyla dikkat çekiyor. Ancak bu sadelik, zamanla eleştirilere yol açmış. Zira binanın ön cephesi neredeyse tamamen penceresiz bir şekilde tasarlanmış; bu da ona halk arasında “kör bina” lakabının takılmasına neden olmuş.
Garip Mimarisiyle Gündeme Geldi
Günümüzde sosyal güvenlik hizmet binası olarak kullanılan yapı, özellikle dış cephesinde neredeyse hiç pencere bulunmaması ve sade, kapalı mimarisiyle halk arasında “kör bina” olarak anılıyor. Cadde üzerinde yer almasına rağmen dışa kapalı bu tasarım, birçok vatandaş tarafından estetik dışı ve “depo havası” olarak yorumlanıyor. Binanın iç kullanımıyla ilgili modernleşme çalışmaları yapılmış olsa da, dış görünümünde uzun yıllardır herhangi bir değişiklik yapılmadığı belirtiliyor.
Yıkılsın mı, Korunsun mu? Tartışmaları Devam Ediyordu
Samsunlu vatandaşlar arasında binanın yıkılarak yerine daha estetik ve işlevsel bir kamu binası yapılması gerektiğini düşünenler kadar, geçmişteki işlevi ve Cumhuriyet tarihindeki yeri nedeniyle korunması gerektiğini savunanlar da bulunuyordu. Özellikle Sümerbank dönemine ait hatıraları olan yaşlı vatandaşlar, binanın kültürel bir değer taşıdığına inanıyordu. Samsun halkı tarafından adres tariflerinde hâlâ Eski Sümerbank yanı gibi yönlendirmelerde mevcut. 2020’li yılların başında başlayan kapsamlı bir restorasyon süreciyle birlikte bina dış cephesinden iç düzenlemelerine kadar yenilendi. Betonarme cephe modernize edildi, iç mekânlar günümüz ihtiyaçlarına göre yeniden düzenlendi. Binanın tarihi dokusuna zarar verilmeden yapılan tadilat çalışmaları sonucunda artık burası özel mağazaların ve ticari işletmelerin hizmet verdiği bir merkez hâline geldi.
Tarihi Yapılara Sahip Çıkılmalı
Bu tür kamu binaları, yalnızca işlevsel yönleriyle değil, aynı zamanda dönemin toplumsal ve mimari anlayışını yansıtan yapılar olmaları sebebiyle de önem arz ediyor. Uzmanlar, bu tür yapıların restore edilerek müze, kültür merkezi ya da arşiv alanı gibi fonksiyonlarla yaşatılmasının, şehirlerin hafızasını korumak açısından değerli olduğunu vurguluyor.





