Akdeniz’in ortasındaki küçük ada ülkesi Malta, düşük vergi oranlarıyla son dönemde Avrupa’nın dikkatini çekiyor. Ülkede yurt dışından elde edilen gelirler için yalnızca %15 vergi uygulanıyor. Ayrıca servet, miras ve emlak vergileri bulunmuyor. Bu sistem, hem yatırımcılar hem de emekliler için Malta’yı cazip hale getiriyor.
YIL BOYU GÜNEŞLİ İKLİM
Malta, yılda yaklaşık 300 güneşli gün geçiriyor. Kasım ayında bile sıcaklıklar genellikle 20°C’nin altına düşmüyor. Bu sayede ada sakinleri, yılın büyük bölümünde açık havada vakit geçirebiliyor. Başkent Valletta, tarihi mimarisiyle Akdeniz atmosferini yaşatırken, modern yaşamın tüm olanaklarını da sunuyor.
BASİT BÜROKRASİ, GÜÇLÜ ALTYAPI
Malta’da bürokratik işlemler sade, sağlık sistemi ise oldukça gelişmiş durumda. Ülkedeki suç oranı Avrupa ortalamasının altında seyrediyor. İngilizce’nin resmî dil olması, yabancılar için büyük kolaylık sağlıyor.
“BASİT, ŞEFFAF VE YATIRIMCI DOSTU”
Uluslararası vergi uzmanı Jamie Favell, Malta’nın başarısını şöyle özetliyor: “Sistem basit, şeffaf ve yatırımcı dostu. Karmaşık kurallar yok, bu yüzden binlerce kişi burayı tercih ediyor.”
Bir dönem Birleşik Krallık’a bağlı olan Malta, bugün hem çalışanlar hem de emekliler için yaşam kalitesi yüksek, vergi yükü düşük bir adres olarak öne çıkıyor. Uzmanlara göre ada, önümüzdeki yıllarda Avrupa’nın “en yaşanabilir ülkeleri” arasında yerini daha da sağlamlaştıracak.
