Antalya’da 16 Temmuz’da kapatılan Antalya Arkeoloji Müzesi’nin girişine, binanın depreme dayanıksız olduğunu belirten dev pankart şeklinde bir rapor metni asıldı. Ancak bu raporun, müze kapatıldıktan sonra hazırlandığı iddiası tartışmaları da beraberinde getirdi. İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Antalya Şube Başkanı Soner Akdoğan, raporun zamanlamasına ve yıkım kararına yönelik ciddi eleştirilerde bulundu.
Müze Girişine Asılan Raporun Detayları
Müzenin girişine, yaklaşık 4 metre uzunluğundaki alüminyum kaplamalar üzerine, Gazi Üniversitesi Mühendislik Fakültesi’nden Prof. Dr. Sabahattin Aykaç ve inşaat yüksek mühendisi Yüksel Kaya imzalı "Antalya Arkeoloji Müzesi Deprem Performans Analizi Hesap Raporu" başlıklı yazı yerleştirildi.
Raporda öne çıkan ifadeler şöyle:
Temel taşıma gücünün yetersiz olduğu ve birçok temelin boyutlarının “yadırganacak kadar küçük” olduğu belirtildi.
Yapıların, 2018 Türkiye Bina Deprem Yönetmeliği'ne göre güçlendirilmesinin ekonomik ve uygun olmadığı sonucuna varıldığı ifade edildi.
Müze binalarının mevcut haliyle kullanılmasının hem can güvenliği hem de eserlerin korunması açısından sakıncalı olduğu vurgulandı.
İMO Başkanı’ndan Sert Eleştiri
İnşaat Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Soner Akdoğan, müzenin yıkım sürecine ilişkin ciddi itirazlarını dile getirdi. Müzenin kapatılmasına gerekçe gösterilen teknik raporun, kapatma kararından sonra hazırlandığını öne süren Akdoğan, “Deprem performans analizini müzeyi kapattıktan sonra yapmaya başladılar. Biz de diyoruz ki, bunu sonradan kılıfına uyduruyorsunuz” dedi.
Akdoğan ayrıca, 1970'li yıllarda inşa edilen müzenin tek katlı bir yapı olduğunu ve B grubu zemin profiline sahip olduğu için güçlendirme ile korunabileceğini savundu. Yıkım kararının kamu kaynaklarının etkin kullanımı açısından doğru bir tercih olmadığını vurguladı.
3 Milyar TL’lik Yeni Projeye Tepki
İMO Başkanı, yıkımı planlanan 13 bin 500 metrekarelik müze binasının yerine 18 bin metrekarelik yeni bir yapı inşa edilmesinin planlandığını, ancak bunun da depolama alanı sorununu çözemeyeceğini belirtti. Akdoğan, “3 milyar TL harcayıp yerine yeni bina yapacaksınız ama ihtiyacı yine karşılamayacaksınız” sözleriyle projeyi eleştirdi.
Ayrıca, 2002 yılında yapılan 4 bin 500 metrekarelik kısmın da depreme dayanıksız olma ihtimalinin düşük olduğunu belirten Akdoğan, bu bölüme ilişkin de detaylı ve ikna edici bir teknik rapor bulunmadığını kaydetti.
Sürece İlişkin Şeffaflık Talebi
Soner Akdoğan, müzeyle ilgili kararların alındığı ilk toplantının 20 Mart'ta yapıldığını, ancak meslek odalarının bu sürece dahil edilmediğini söyledi. Kamusal faydanın gözetilmediğini savunan Akdoğan, müzenin mimari değeri ve taşıdığı kültürel mirasın da göz önünde bulundurulması gerektiğini ifade etti.
Antalya Arkeoloji Müzesi'nin yıkım kararı, sadece bir yapı güvenliği meselesi değil; aynı zamanda kamusal kaynakların kullanımı, kültürel mirasın korunması ve şeffaflık ilkesi açısından da tartışma yaratıyor. Raporun zamanlaması, karar alma süreçlerinin kapsayıcılığı ve önerilen yeni projeye dair soru işaretleri, bu sürecin daha derinlemesine ele alınması gerektiğini ortaya koyuyor.
