Türkiye'de nakit kullanımının neredeyse tamamen ortadan kalkmasıyla birlikte, kredi kartları günlük hayatın vazgeçilmezi haline geldi. Ancak, artan faiz oranları ve yüksek enflasyon, milyonlarca kart kullanıcısını "borcunu ödeyememe" riskiyle karşı karşıya bırakıyor.
Uzmanlar, borçların kontrol altına alınmazsa küçük bir meblanın bile kısa sürede dev bir krize dönüşebileceği konusunda uyarıyor.
Uzmanlara göre, borç sarmalına girmenin ilk ve en tehlikeli adımı, her ay kredi kartı ekstresinin sadece "asgari ödeme tutarını" yatırmak.
Neden Tehlikeli?: Çünkü asgari tutarı ödediğinizde, yaptığınız ödemenin çok büyük bir kısmı anapara borcunuza değil, işleyen yüksek faize gidiyor. Bu da, anapara borcunuzun neredeyse hiç azalmamasına ve her ay yeniden katlanarak artan bir faiz ödemenize neden oluyor. Kısacası, bu yöntemle borcunuz asla bitmiyor.
Peki, bu borç batağından çıkmak için ne yapmak gerekiyor? Uzmanlar, 4 adımlık bir plan öneriyor:
1. Asgari Ödemeyle Asla Yetinmeyin: Her ay asgari tutardan ne kadar fazla ödeme yapabilirseniz, o kadar kârdasınız demektir. Borcunuzun tamamını kapatamıyorsanız bile, asgarinin üzerine ekleyeceğiniz her kuruş, ödeyeceğiniz toplam faizi azaltır ve borcunuzun daha hızlı bitmesini sağlar.
2. Borçları Planlayın ve Önceliklendirin: Eğer birden fazla kredi kartına borcunuz varsa, hepsine birden küçük ödemeler yapmak yerine bir strateji belirleyin. Genellikle en yüksek faiz oranına sahip olan karttan başlayarak, borçlarınızı planlı bir şekilde tek tek kapatmaya odaklanın.
3. Ekstra Harcamaları Derhal Durdurun: Borcunuzu kapatma sürecindeyken, kredi kartınızla yeni ve gereksiz harcamalar yapmaktan kesinlikle kaçının. Aksi takdirde, bir yandan kapatmaya çalışırken diğer yandan borcu büyütürsünüz.
4. Profesyonel Destek Almaktan Çekinmeyin: Eğer borçlarınız artık kontrol edemeyeceğiniz bir seviyeye ulaştıysa, bankanızla görüşerek borcunuzu daha düşük faizle taksitlendiren bir "yapılandırma" seçeneği olup olmadığını sorun. Gerekirse bir mali danışmandan destek alın.