Medicana International Samsun Hastanesi Göğüs Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. H. Ulaş Çınar, aşırı terlemenin kişinin günlük aktivitelerini, sosyal ilişkilerini ve psikolojik durumunu doğrudan etkileyebileceğini belirtti. Terleme sorununun özellikle ellerde, koltuk altlarında ve yüzde ortaya çıktığını vurgulayan Çınar, "Tokalaşmaktan çekiniyorsa, kalem ya da el aleti tutamıyorsa tedavi kaçınılmazdır" dedi.

Terleme şiddetine göre etkileri farklılaşıyor

  • Doç. Dr. Çınar, terleme derecelerine göre etkilerini şöyle sıraladı:
  • Hafif terleme: Belirgin değil, yaşamı etkilemez.
  • Orta düzeyde terleme: Günlük hayatı etkileyebilir, tolere edilebilir.
  • Şiddetli terleme: Yaşamı sık sık etkiler.
  • Çok şiddetli terleme: Sürekli yaşam kalitesini düşürür.

Nedenleri çok çeşitli olabilir

Aşırı terlemenin nedenleri arasında enfeksiyonlar, hormon bozuklukları, nörolojik hastalıklar, bazı ilaçlar ve kronik hastalıklar bulunuyor. Çınar, "Boy-kilo endeksi 28’in üzerinde olan bireylerde de terleme şikâyetleri daha sık görülüyor" diyerek, tedavide önceliğin altta yatan sebebi belirlemek olduğunu söyledi.

Uygulanan tedavi yöntemleri neler?

  • Bölgesel aşırı terlemede kullanılan başlıca tedavi seçenekleri:
  • Alüminyum klorid solüsyonları: Etkisi sınırlı, günlük uygulama gerekir.
  • İontoforez: Elektrik uyarımıyla geçici çözüm sağlar, sık tekrar gerekir.
  • Botoks enjeksiyonu: 6 ay etkilidir, özellikle el bölgesinde ağrılı olabilir.
  • Cerrahi (ETS): Kalıcı ve etkili sonuçlar verir.

Kalıcı çözüm cerrahi yöntemle mümkün

Doç. Dr. Çınar, cerrahi yöntemin (ETS – Endoskopik Torakal Sempatektomi) aşırı terlemenin kalıcı tedavisinde etkili olduğunu söyledi. “Genel anestezi altında kapalı yöntemle yapılan bu ameliyatla, sempatik sinirlerin kesilmesi veya yakılması işlemi gerçekleştirilir” dedi.

ETS ile elde edilen başarı oranlarının oldukça yüksek olduğunu ifade eden Çınar, “Lokal terlemede tedavi başarısı %100’e yakın, hasta memnuniyeti %98,5’tir. Cerrahinin riskleri olsa da komplikasyon oranı çok düşüktür. Tedavinin deneyimli bir merkezde yapılması önemlidir” diye konuştu. Doç. Dr. Çınar, “Hedefimiz hastayı sosyal hayata güvenle döndürmek. Tedavi sonrası bireyler, tıpkı sağlıklı kişiler gibi terlemeyle baş edebilecek duruma geliyorlar” diyerek, aşırı terleme sorunu yaşayan bireylerin çekinmeden uzman desteği alması gerektiğini vurguladı.

Kaynak: Haber Merkezi