Bu sene fındık rekoltesinde Türkiye'de birinci sırada yer alan Samsun'da Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından üreticilere çeşitli eğitimler düzenleniyor. Bu eğitimlerin başında ise üreticiler tarafından çoğu zaman bilinçli yapılmayan ancak fındık verimini doğrudan etkileyen budama uygulamaları geliyor. Halk Eğitim Müdürlüğü kursları ile üreticilere budama teknikleri öğretilirken, doğru budama yapılan fındık bahçelerinde dal sayısı azalsa da elde edilen meyvenin arttığı üreticilere belirtiliyor. Terme İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü'nde görevli Ziraat Yüksek Mühendisi Gökhan Ayar, ilçedeki en çok rekolteli fındık veren bahçede çiftçilere budamanın nasıl yapılacağı konusunu uygulamalı olarak gösterdi.

Samsun'da elektrikli araç eğitim programı tanıtıldı
Samsun'da elektrikli araç eğitim programı tanıtıldı
İçeriği Görüntüle

GÜNEŞ GÖRMEYEN TOMURCUKLARDAN KARANFİL ELDE EDEMEZSİN

Fındık ocaklarında her daldan meyve almak için tüm dalların güneş aldığından emin olunması gerektiğini belirten Gökhan Ayar, "Fındık meyvesi, ağaçlardaki tomurcukların karanfile dönüşmesinden oluşuyor. Bu dişi çiçekler fındıkta aralık ve şubat ayları arasında oluşur. Bu tomurcukların karanfile dönüşmesi için fosfor ve güneş çok önemli. Güneşi görmeyen tomurcuklardan karanfil elde edemezsiniz. Bu sebeple karanfillerin güneş görmesi gerekiyor. Fındıkta budamanın asıl amacı da karanfilleri arttırmak için güneşlenmeyi artırmaktır. Dallar birbirini gölgelemesin, üst üste gelmesin istiyoruz. Dallar başka dalları gölgelediğini oradan karanfil elde edilemeyeceği gibi fındık da elde edilemiyor. Bir daldaki karanfillerin yüzde 80'i tek yıllık sürgünlerden elde edilir. Yeni sürgünlerin bir karış ya da 15 santimden büyük olması yeterlidir. 10 santimin altına düşen sürgünlerde gelişim zayıf demektir. Fındıkta verimin alınması için yıllık sürgünün artırılması gerekir. Yıllık sürgünün artmasında da en önemli unsur; budama ve sulamadır. Bu şekilde 35-40 santime kadar yeni sürgünler elde edilebilir. Aldığımız fındıkların yüzde 80'ini yıllık sürgünlerden alırız. Doğru budama da yıllık sürgünde önemli. Özellikle uç budamaları yıllık sürgünlere olumlu etki eder. 8-10 sene sonra verimli olmayan dallar yedek olarak bekletilebiliyor. Aslında sadece uç budamasıyla yıllık sürgün gelişimi artırılabilir" diye konuştu.

DİP SÜRGÜNÜ YAPMASSANIZ ODUN BESLEMİŞ OLURSUNUZ


Ocaklardaki dallardan verim almak için işe yaramayan ve gereksiz besin tüketen dip sürgünlerinin budanması gerektiğini vurgulayan Gökhan Ayar, "Budama; dip sürgünü, seyreltme ve uç budaması olarak 3'e ayrılır. Dip sürgünü temizliğinde dip sürgünleri; daha genç olduğundan gübre, su gibi besinleri fındık alınacak daldan daha fazla faydalanıyorlar. Hızlı gelişmek için diğer dallardan daha fazla besleniyorlar. Ana dalı, fındık verecek dalı besleyeceğimize dip budaması yapmazsak bir işe yaramayacak dip sürgünlerini, yani odun beslemiş oluyoruz. Dip sürgünü temizlikleri kışa girmeden yapılmalı. Hastalıklardan korunmak için de dip sürgünü budaması önemli. Küllenme dip sürgününden başlar. Zararlılar için konak alanıdır. Bundan dolayı fındık ocaklarında dip sürgünü bırakmamamız gerekiyor. Gübrelemeden önce dip sürgününün yapılması gerekiyor. Fındık ocakları ne kadar kalabalık olursa orada hastalık olma ihtimali artacaktır. Dip sürgünlerini budarken yüksekten yapılmayacak. Toprağın biraz daha altından odunları kesmek gerekiyor. Dip sürgünlerini ilk başta toprağın az altından kessek ileride sıkıntı yaşanmaz. Tek gövde bile fındık yetiştirilir" ifadelerini kullandı.

TÜM DALLAR GÜNEŞTEN FAYDALANACAK ŞEKİLDE SEYRELTİLECEK


Verimi artırmak için daha çok alan ve dala ihtiyaç olmadığını, yeteri kadar sağlıklı daldan çok iyi şekilde verim alınabileceğini dile getiren Ayar, "Seyreltme de budamada önemli bir yöntem. Dallar, tüm dallar güneşten faydalanacak şekilde seyreltilecek. Birbirine gölge etmeyecek, ortası boş kalacak ve iyi bir hava sirkülasyonu sağlanacak. Bu sirkülasyon küllenmeyi önler. Çok sık fındık ocakları hastalığa daha açık. Az değil, yeteri kadar dal, daha fazla verim demektir. Birim alandan daha fazla dal istenir ama olması gerektiği kadar. Fındık ocaklarında ortada dal olmamalı. Bu dal tüm dalları gölgeler. Köşeden gelip, ortaya gelerek diğer dalları gölgeleyen dallar da kabul görmüyor. Fındık ocaklarının dallarının dışa doğru açılması gerekiyor. Hastalıklı ve zararlı dalların da ocaklardan çıkartılması gerekiyor. Önce bu dallar çıkartıldıktan sonra seyreltmeye geçilmeli. Üreticiler, ‘Dalkıranları çıkartırsam bahçemde dal kalmayacak' diyor. Gerekirse kalmayacak, başka türlü bununla başa çıkılmaz. Örnek bahçelerde dalkıran sorunu 2 yılda hallettik. Bunu bahçede dalkıran hastalığına yakalanan dal bırakmayarak bunu başardık. Fındık kendi kendini yenileyen bir bitkidir. Yaralarını iyileştirebilir. Biz bu budama işlemini örnek bahçelerimizde uyguluyoruz. Terme Ortasöğüt Mahallesi'nde bir bahçemizde budama işlemi gerçekleştirdik. Budama yapılan bahçede 500 metrekareden aldığı fındığı, geri kalan 10 dönümlük fındık bahçesinden alamıyor" dedi.


Budamanın üçüncü kısmını oluşturan uç budama işleminin inceliklerini anlatan Ayar, "Uç budaması da fındıkta verimliliği artırmak için olmazsa olmaz. Fındık ocaklarında kökten uca kadar giden dala ‘lider dal' denir. Lider dal üzerinde yapılan her budama uç budamadır. Uç budaması; lider dalın en uç kısmından dışarıya bakan kısmından 10 santim gerisinden bir kesim yaptığımız takdirde verimli olacaktır. Uç budaması yumuşak dokudan değil, odunlaşmanın başladığı yerde yapılır. Uç budamasında budanan göz nereye bakıyorsa dalın büyümesi o yöne doğru olacaktır. İçeri giren dal istenmediğinden budamada gözlerin dışarı bakması çok önemli bir husustur." diye konuştu.

Kaynak: İHA