Samsunspor… Bu şehrin gururu, Karadeniz’in hırçın dalgaları gibi sahada fırtına gibi esen takım. Geçen sezonu Süper Lig’de 3. sırada tamamlayarak tarihinin en parlak sayfalarından birini yazdı. Tribünlerde dalgalanan kırmızı-beyaz bayraklar, her maçta yankılanan marşlar, belki de onlarca yıl sonra bile hafızalardan silinmeyecek bir sezon yaşattı taraftarına.
Ve şimdi, o başarının ödülü geldi: Avrupa Ligi bileti. Artık Samsunspor, yalnızca Süper Lig’in değil, Avrupa’nın da sahnesinde boy gösterecek. Bu, sadece bir spor başarısı değil; Samsun şehrinin adını kıtalar ötesine taşıyacak bir gurur tablosu.
KENDİ TARİHİNİ YAZMA ZAMANI
Avrupa Ligi demek, İngiltere’nin soğuk stadyumlarından, İspanya’nın güneşli tribünlerine; Almanya’nın disiplini yüksek takımlarından, İtalya’nın taktik ustalarına karşı oynamak demek. Bu, Samsunspor’un kendini kanıtlama, “Biz de buradayız” deme fırsatı. Artık rakipler sadece Trabzon, Beşiktaş, Fenerbahçe ya da Galatasaray değil
TARAFTARIN GÜCÜ AVRUPA’YA YANSIYACAK
Samsunspor’un en büyük gücü, her zaman olduğu gibi taraftarı olacak. Onlar, 90 dakika susmayan tezahüratları, deplasmanda bile takımı yalnız bırakmayan sevgileriyle Avrupa maçlarına ayrı bir renk katacak. Kırmızı-beyaz tribünler, Avrupa şehirlerini şenlik yerine çevirecek.
YOL ZOR, AMA İMKANSIZ DEĞİL
Elbette Avrupa Ligi kolay değil. Orada her takım güçlü, her maç final havasında. Ama Samsunspor’un geçmişinde zoru başarmak var. Bu takım, defalarca küllerinden doğdu, defalarca yeniden ayağa kalktı. Şimdi de Avrupa’da ayakta kalacak güce sahip.
Bu yıl Samsunspor için sadece bir futbol sezonu değil; bir tarih yazma fırsatı. Belki kupayı almak, belki finale kalmak zor ama Avrupa’da adını altın harflerle yazdırmak… İşte asıl hedef bu olmalı.
Samsunspor’un hikâyesi, artık Türkiye sınırlarını aşıyor. Şimdi sahne Avrupa’nın ve kırmızı-beyaz rüya, yeni bir destana dönüşmek üzere.