Samsun, tarihinin derinliklerinden yükselen bir şehir… Ancak bugünün dünyasında, bir kez daha “ilk” ve “örnek” kavramlarıyla adlarından söz ettirmeye başladı. Gündemimizdeki proje: Kedi Kasabası yalnızca bir barınak değil, aynı zamanda bir sevgi manifestosu.

2013 yılından bu yana kurum içinde varlığını sürdüren proje, tam 20 dönümlük bir alanda kurgulandı. Ahşap barınaklar, bungalov evler, oyun alanları, çim ve kum zeminler… Her detay, kedilerin en az bizim kadar mutlu yaşama hakkına sahip olduğunu söylüyor.

*****

Samsun Büyükşehir Belediyesi Veteriner İşleri Müdürü Savaş Kasap: “Türkiye’de tek, dünyada ise benzeri olmayan bir alan…” ifadesiyle bu projenin ölçeğini ve özgünlüğünü vurguluyor. Ziyaretçi ilgisi de bu değerin göstergesi: Türkiye’nin dört bir yanından gelen insanlar kasabayı çok beğeniyor. Eminiz ki, bu ünün yurt dışına da taşınması yalnızca zaman meselesi.

*******

Proje, yalnızca barınak değil, aynı zamanda bir tedavi merkezi. Kliniği sayesinde kaza geçirmiş, travma yaşamış kediler burada tedavi ediliyor; iyileşenler yeniden kasabaya, sağlıklı bir hayata kavuşuyor.Aylık ortalama 300 kedi bu alana geliyor, tedavi görüyor ve orada yaşamlarını sürdürebiliyor.

******

Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan’ın, “Patili dostlarımız bize emanet” sözü bu yaklaşımın merkezinde yer alıyor. Projenin ruhunda sadece fiziksel barınak değil, aynı zamanda “sevgi ve saygı” da var.

Sosyal Reflex: Neden Önemli?

Hayvan hakları bilincinin somutlaşması: Sokaklarda kaybolan can dostlara yalnızca mama ya da barınak değil; psikolojik güvenlik, iyi bakım ve toplumsal değer sunuluyor.

Yalnızca trafik değil, sevgi akıyor: Her köşesi duyarlılıkla tasarlanmış bu alan, toplumsal vicdani gelişim adına önemli bir örnek.

Turizm değeri: Hayvanseverler ve doğa dostu turistler için bir çekim noktası olabilir.

Yerel yönetim modelinde yenilik: Belediye projeleri arasında sadece insana odaklanmak yerine, canlıların da birer birey olduğunu kabul eden yaklaşımlar kazanıyor.

Sonuç: Samsun’un Sessiz Devrimi

19 Mayıs’ın şehri Samsun, bir kez daha sessiz bir devrim yapıyor: “Kedi Kasabası” gibi projelerle sadece şehir değil, ruhsal iklim de değişiyor. İnsan-merkezli değil, canlı-merkezli bir yaklaşım bu… Ve bu, bir şehir için ne kadar büyük bir dönüşüm ise, insanlık için de o kadar kıymetli.