Dünyada milyonlarca insanın hayatını etkileyen diyabet , halk arasında şeker hastalığı olarak da bilinir. Genelde sessiz ilerlemesi sebebiyle erken teşhis her zaman için önemlidir. Kan şekerinde dengesiz dalgalanmalar sonucu oluşur. Tanısı için birden fazla paramerteye bakılabilir. Bunlardan biri açlık kan şekeri olan (AKŞ ) ‘dir. 126 mg/dL den fazla ise tanı koyulabilir. Bunun dışında oral glukoz tanı testi (OGTT) 200 mg/dL den büyük ise ve Hemoglobin A1c (HbA1c) yani 3 aylık ortalama kan şekeri değeri yüzdelik olarak 6,5 den büyük ise de şeker hastalığı teşhisi için yardımcı göstergelerdir. Tek test tek başına yeterli olmaz 2 veya 3 kez yapılan testler sonucu doktor teşhisi koyar ve kişiye hastalık hakkında bilgi verilir. Değerler bu risk faktörü değerlere yakın ise de prediyabet ( diyabet öncesi dönem ) olarak adlandırılır ve kişi kan şekeri dengesini korumaya özen göstermeye başlanmalıdır.

Şeker hastalığının belirtileri arasında sürekli susama ve tuvalete çıkma isteği , halsizlik, yorgunluk, ani kilo kaybı , görme problemleri ve bazı cilt problemleri olabilir. Fakat ileri derece komplikosyanlar daha tehlikelidir. Kalp ve damar hastsalıkları , böbrek hastalıkarı , yaraların geç iyileşmesi , sinir hücrelerinin yıpranması gibi sonuçlar ortaya çıkabilir.

Diyabeti Tip1 ve Tip2 diyabet olarak ikiye ayırabiliriz. Tip1 diyabet genetik seyreder , erken yaşta teşhis edilir bağışıklık sistemi insülin üreten hücrelere saldırır ve yeterli insülin üretilemez. Çevresel faktörlerle de birleşebilir.

Diğer Tip2 diyabet ise çok daha yaygındır , her yaşta fakat genellikle ileri yaşlarda görülür. Yaşam tarzı ve beslenme ile ilgilidir. Obezite, hareketsizlik , dengesiz ve düzensiz beslenme , aşırı karbonhidarat ve şeker tüketimi bu durumu tetikleyebilir.

Bazı yaşam tarzı değişiklikleri şeker hatsalığı riskini düşürmeye yardımcıdır bunlardan en öenmlisi beslenme alışkanlığıdır. Dengeli ve düzenli beslenmek , paketli ve aşırı şekerlerden , gazlı içeceklerden uzak durmak , kaliteli karbonhidratları tercih etmek gibi unsurlara dikkat edilmelidir. Bunun dışında hareketsiz bir yaşam yine bir risk faktörüdür. Stres yönetimi ve düzenli sağlık kontrolleri , yeterli uyku da dikkat edilmesi gereken diğer noktalardır.

Bunların dışında halkın bilinçlendirilmesi , okullarda veya sağlık merkezlerişnde dişyabet hakkında bilgilendirici içeriklerin üretilmesi de hastalığın farkındalığı açısından önemlidir.

Teşhis konulduktan sonra kişi bir beslenme uzamnı tarafından beslenme eğitimi almalı ve hayatında bazı değişiklikler yapmalıdır. Bu sayede hastalığın beraberinde getireceği komplikasyon riskleri de en aza düşecektir. Unutmayın kan şekeri dengeniz oldukça önemli , kendinize iyi bakmayı unutmayın, sağlık ile ışıldayın..