Merhaba sevgili okurlar,

Bugün sizlerle, çağımızın çocukları arasında giderek artan DİKKAT DAĞINIKLIĞI VE DÜRTÜ KONTROL BOZUKLUĞU’na dair çok önemli bir konuyu paylaşmak istiyorum. Bir Beden Eğitimi Öğretmeni olarak, bu sorunların tedavisinde sporun ne kadar güçlü ve tamamlayıcı bir rol oynadığını yakından gördüm. Ancak bu sürecin tıbbi destek ve profesyonel yardım olmadan eksik kaldığını da bilmek gerekiyor. Gelin, birlikte bu dengeyi ve sporun çocuklar üzerindeki etkilerini konuşalım.

Günümüzde hemen her 10 çocuktan biri, dikkat dağınıklığı ve dürtü kontrol bozukluğu gibi sorunlarla karşı karşıya. Uzmanlar, bu durumun öğrenme güçlüklerinden sosyal ilişkilere kadar pek çok alanda etkili olduğunu söylüyor. Özellikle teknoloji bağımlılığı ve hareketsiz yaşam tarzı, çocukların bu sorunlarla daha fazla mücadele etmesine yol açıyor.Bilimsel araştırmalar, düzenli spor yapmanın çocuklarda dikkat süresini artırdığını, dürtü kontrolünü iyileştirdiğini ve genel davranış problemlerini azalttığını gösteriyor. Spor, sadece fiziksel gelişim değil, beynin düzenli çalışmasını sağlayan güçlü bir araç. Hareket etmek, çocukların enerjisini doğru yönlendirmesine, odaklanmasına ve özgüven kazanmasına yardımcı oluyor. Tabii ki, bu tür durumlarda tıbbi tedavi ve psikolojik destek de ihmal edilmemeli. Spor ve tıbbi tedavi birlikte yürütüldüğünde, çocukların yaşam kalitesi ve başarıları önemli ölçüde artıyor.

Mesleğim boyunca, bu bütünsel yaklaşımı yakından gördüm. Özellikle bir öğrencim, Mert, dikkat ve dürtü kontrolü sorunları nedeniyle hem ilaç tedavisi alıyor hem de düzenli spor yapıyordu. Ailesi başlangıçta spora şüpheyle yaklaşsa da zamanla sporun Mert’in sakinleşmesine, enerjisini doğru kullanmasına ve akademik performansına olumlu etkilerini fark etti. Mert’in annesi bana şöyle demişti: “İlaçlar önemli, ama spor hayatını değiştirdi. İkisi birlikte olunca oğlumun gözlerindeki değişimi görmek inanılmaz.”

Bu örnek, sporun tıbbi destekle birlikte güçlü bir tamamlayıcı olduğunu gösteriyor. Çocuklarımızın sağlığı için hem profesyonel tedaviyi hem de aktif yaşamı bir arada düşünmeliyiz.

Sizce, okul ve ev ortamlarında sporun bu etkisini artırmak için neler yapılabilir? Çocuklarımızın sağlıklı gelişimi için sporun ve tıbbi desteğin dengesi nasıl kurulmalı?

“Hareket et, odaklan, başar!”