Eğitim, sonuçları hemen alınan bir süreç değildir; sabır, bu yolculuğun en sessiz ama en

güçlü rehberidir. Sınıfa adım atan her öğrenci, aynı başlangıç çizgisinde değildir. Kimisi

hazır, kimisi tereddütlü, kimisi ise henüz kendi potansiyelini fark etmemiştir. Öğretmen için en

zor ama en kıymetli görev, bu farklılıklar içinde ilerlemeyi sürdürebilmektir. Çünkü eğitimde

sabır, yalnızca beklemek değil; gelişimi görmeye, hatayı öğretme fırsatına dönüştürmeye ve

zamana güvenmeye dair bir tutumdur.

Günümüz eğitim anlayışı, hızla sonuç almaya, ölçülebilir başarıya ve anlık performansa

odaklanıyor. Bu durum, hem öğretmen hem öğrenci üzerinde baskı oluşturuyor. Ancak sabır,

bu baskının panzehiridir. Sabırlı bir öğretmen, öğrencisinin bir konuyu anlaması için

gerekirse on farklı yol dener. Sabırlı bir öğrenci, öğrenme sürecinde zorlandığında pes

etmez, tekrar dener. Sabırlı bir veli, çocuğunun gelişimini sınav notlarıyla değil,

karakterindeki olgunlaşmayla ölçer. Kısacası sabır, eğitimin görünmeyen ama en etkili

aracıdır.

Sabır, aynı zamanda öğretmenin kendi mesleki gelişiminde de belirleyici bir unsurdur.

Deneyim, sabırla birikir. Bir öğretmen, yıllar içinde her sınıfın farklı bir ritmi olduğunu, her

öğrencinin aynı cümleyi farklı duyduğunu fark eder. Bu farkındalık da sabırla yoğrulur.

Eğitim, hiçbir zaman tamamlanmış bir iş değildir; her yeni dönem, yeniden başlama cesareti

ister. Bu yüzden sabır, sadece öğrenciye gösterilen bir erdem değil, mesleğin özüne sinmiş

bir disiplindir.

Bugün eğitimde sabrın eksilmesi, öğrenmenin yüzeyselleşmesiyle sonuçlanıyor. Hızlı

öğrenme vaatleri, kısa yoldan başarı reçeteleri, aslında sabrın eğitimdeki yerini unutturan

etkenlerdir. Oysa kalıcı öğrenme, sabırla pekişir. Sınıfın sessiz anlarında, defalarca anlatılan

bir konunun sonunda öğrencinin gözündeki “şimdi anladım” ifadesi, sabrın en güzel

karşılığıdır.

Ben bir eğitimci olarak, sabrın öğretmenin yalnızca mesleki değil, insani dayanıklılığını da

beslediğine inanıyorum. Sabır, öğretmene güç verir, öğrenciyi özgüvenle donatır ve veliyi

sürecin bir parçası yapar. Eğitimde sabır, sonuç değil süreçtir. Ve o süreç, her defasında

insana dair en umut verici gerçeği hatırlatır: gelişim zaman ister.