Dünya hızla dijitalleşiyor.
Ama bu değişim, kadınlar için yeni bir tehlikeyi büyütüyor: dijital şiddet.
Evlerin kapısı kapanıyor, ekranların kapısı açılıyor.
Şiddet artık adım sesleriyle değil, bir bildirim sesiyle geliyor.
Bir mesaj, bir fotoğraf isteği veya takip bildirimi, görünmez ama derin bir yara bırakıyor.
Birleşmiş Milletler Türkiye’nin verileri tabloyu net biçimde ortaya koyuyor:
Her 10 kadından 6’sı dijital ortamda tacize maruz kalıyor.
Genç kadınlarda oran %70’e çıkıyor.
Görünür olan kadın, hedef hâline geliyor.
Dijital şiddet tek bir tipe indirgenemeyecek kadar geniş:
Hakaret, tehdit, izinsiz fotoğraf paylaşımı, ısrarlı takip, manipülatif mesajlar ve şantaj…
Kadının dijital alandaki güvenliğini yok etmek için tasarlanmış bir ekosistem.
Ve dikkat çeken bir gerçek var: Kadın güçlendikçe saldırı sertleşiyor.
Bir kadın sosyal medyada fikir beyan ediyor, dakikalar içinde yüzlerce nefret yorumu ekranı kaplıyor.
Bir başkası yalnızca “hayır” dediği için günlerce dijital takip baskısına maruz kalıyor.
Artık bunlar istisna değil; Türkiye’nin dijital gerçeği.
Kadınlar, korunmak için hesaplarını gizliyor, paylaşımlarını siliyor.
Bu durum, bireysel bir geri çekilme değil; dijital dünyanın kadınları sessizce dışarı itmesi.
Bir ülkenin kadınlarını çevrimiçi hayattan uzaklaştırması, geleceğini karartmasıyla aynı şeydir.
UN Türkiye’nin mesajı çok net: “Dijital alan güvenli değilse, eşitlik de mümkün değildir.
Bu cümle, dijital yaşamın röntgenidir.
Peki şimdi ne olacak?
Dijital okuryazarlık güçlenecek.
Hukuki mekanizmalar hızlanacak.
Sosyal medya platformları hesap verebilir hâle gelecek.
Ve toplum, dijital şiddeti kadınların yaşadığı bir sorun olmaktan çıkarıp, ortak güvenlik meselesi olarak görecek.
Çünkü dijital dünyada geri adım atan her kadın, geleceğin Türkiye’sinde eksilen bir özgürlük demek.
Bugün bir kadının susturulduğu platform, yarın hepimizin karanlık koridoru hâline gelebilir.
Unutmayalım:
Kadının sesi dijitalde kısılırsa, ülkenin sesi de kısmış olur. Suskunluğun değil, dayanışmanın zamanı.
Kadınlar görünür oldukça, dijital dünya daha güvenli bir yer olabilir.